K E S K İ N H U K U K

Keskin Hukuk Bürosu

Türk Medeni Kanunu

Türk Medeni Kanunu Madde 11: Erginlik Kavramı ve Hukuki Sonuçları

09 June 2025
Av. Ahmet Keskin

Türk Medeni Kanunu Madde 11: Erginlik Kavramı ve Hukuki Sonuçları

Hukuk düzeninde bir kişinin kendi fiilleriyle hukuki sonuçlar doğurabilmesi için gerekli olan fiil ehliyetinin temel koşullarından biri erginliktir. Türk Medeni Kanunu (TMK) Madde 11, bu kritik eşiği "onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar" ifadesiyle belirlerken, evlenmenin de kişiyi ergin kılacağını hükme bağlar. Erginlik, bireyin hukuki bağımsızlığını kazandığı, kendi kararlarının hukuki sonuçlarına katlandığı ve tam anlamıyla bir hukuk süjesi olarak kabul edildiği bir dönüm noktasıdır. Peki, TMK Madde 11'de düzenlenen erginlik kavramının detayları nelerdir, hangi durumlarda karşımıza çıkar ve ilgili dava türleri nelerdir?


Fiil Ehliyetinin Koşulları Arasında Erginliğin Yeri

Önceki makalelerimizde ele aldığımız gibi, fiil ehliyeti (TMK Madde 9), kişinin kendi iradesiyle hak edinebilme ve borç altına girebilme yeteneğidir. Bu yeteneğin tam olarak kazanılması için TMK Madde 10'da üç temel koşul aranır: ayırt etme gücüne sahip olmak, ergin olmak ve kısıtlı olmamak. Bu makalenin odak noktası olan erginlik, bu üç temel koşuldan biridir ve bir kişinin kendi başına hukuki işlem yapabilmesinin yaşa bağlı ön şartını oluşturur.


Erginlik Nasıl Kazanılır? Kanuni Düzenlemeler

TMK Madde 11, erginliğin kazanılma yollarını iki ana başlık altında toplar:

  • Yaş Koşuluyla Erginlik: Maddenin ilk fıkrası açıkça belirtir: "Erginlik onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar." Bu, genel ve yaygın olarak bilinen erginlik yaşıdır. Kişi 18 yaşını doldurduğu an, diğer koşulları (ayırt etme gücü ve kısıtlı olmama) taşıyorsa, tam fiil ehliyetine sahip olur. Bu andan itibaren, yasal temsilcisinin (veli veya vasi) iznine ihtiyaç duymadan kendi adına hukuki işlemler yapabilir, sözleşmeler imzalayabilir, dava açabilir veya borç altına girebilir.

  • Evlenme ile Erginlik: Maddenin ikinci fıkrası özel bir durum düzenler: "Evlenme kişiyi ergin kılar." Bu, olağanüstü bir erginlik kazanma yoludur. Türk Medeni Kanunu'na göre evlenme yaşı kural olarak 17 yaşını doldurmak, istisnai durumlarda ise 16 yaşını doldurmaktır. 17 yaşını dolduran kişinin yasal temsilcisinin izniyle, 16 yaşını dolduran kişinin ise hâkim kararıyla evlenmesi mümkündür. Evlenmenin gerçekleşmesiyle birlikte, 18 yaşını doldurmamış olsa dahi, kişi ergin sayılır ve tam fiil ehliyetini kazanır. Bu durum, evliliğin getirdiği sorumluluklar ve hukuki ilişkiler ağı düşünüldüğünde, kanun koyucunun kişiye tam hukuki kapasite tanımasının bir sonucudur. Evlilik birliği sona erse dahi (boşanma veya ölüm), evlenme ile kazanılan erginlik devam eder.

  • Mahkeme Kararıyla Ergin Kılınma (Kazai Rüşt - TMK Madde 12): TMK Madde 11'de doğrudan yer almasa da, erginliğin kazanılmasında önemli bir diğer yol da mahkeme kararıdır. TMK Madde 12 uyarınca, 15 yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkeme kararıyla ergin kılınabilir. Bu durum da kişiye tam fiil ehliyeti kazandırır.


Medeni Hukukun Kapsamı: Bireysel İlişkilerden Kurumsal Yapılara

Türk Medeni Kanunu, bireylerin doğumundan ölümüne kadar tüm hukuki ilişkilerini düzenleyen kapsamlı bir hukuk dalıdır. Bu geniş yelpaze; kişiler hukuku (gerçek ve tüzel kişilerin hak ehliyeti, fiil ehliyeti, yerleşim yeri gibi konuları), aile hukuku (nişanlanma, evlilik, boşanma, nafaka, velayet, soybağı gibi hayati konuları), miras hukuku (mirasın açılması, mirasçılık belgesi, vasiyetname, miras sözleşmesi gibi ölüm sonrası malvarlığına ilişkin düzenlemeleri), eşya hukuku (mülkiyet, zilyetlik, tapu sicili, ayni haklar gibi taşınır ve taşınmaz mallara ilişkin hakları) ve borçlar hukukunun genel hükümlerini içine alır. Dolayısıyla, Medeni Kanun, sadece bir kanun maddesinden ibaret olmayıp, günlük yaşamın pek çok alanında karşımıza çıkan hukuki ilişkilerin temelini oluşturur.


Erginlik Koşuluyla İlgili Başlıca Dava ve Uyuşmazlık Türleri

Erginlik kavramı, fiil ehliyetinin vazgeçilmez bir koşulu olduğundan, birçok Medeni Hukuk davasında doğrudan veya dolaylı olarak hukuki işlemin geçerliliğini etkileyen temel bir konu olarak karşımıza çıkar:

  • Sözleşmenin İptali Davaları (Tapu İptali ve Tescil, Araç Satışı, Kira Sözleşmesi vb.):

    • Ergin olmayan (küçük) bir kişinin, yasal temsilcisinin (veli/vasi) izni olmadan yaptığı hukuki işlemlerin geçersizliği iddiasıyla açılan davalardır. Örneğin, 17 yaşındaki bir kişinin ailesinin izni olmadan imzaladığı yüksek meblağlı bir borç senedinin iptali.
  • Evliliğin İptali Davası:

    • Evlenme anında eşlerden birinin ergin olmaması (TMK'daki evlenme yaşı sınırlarına aykırı durumlar veya kanuni temsilci izninin olmaması) nedeniyle açılan davalardır. Bu durum, evlenmenin mutlak veya nispi butlanla batıl olmasına yol açabilir.
  • Ergin Kılınma (Kazai Rüşt) Davası:

    • 15 yaşını doldurmuş küçüğün, yasal temsilcisinin rızasıyla ve haklı bir sebebe dayanarak mahkemeden ergin kılınmasını talep ettiği davadır. Bu dava, küçüğün kendi iradesiyle fiil ehliyetini tam olarak kazanmak istemesinin bir yoludur.
  • Vesayet Davaları (Kısıtlama Davaları):

    • Erginliğin kazanılmasına rağmen, daha sonra ortaya çıkan akıl hastalığı, savurganlık gibi sebeplerle kişinin fiil ehliyetinin kısıtlanması talebiyle açılan davalarda, kişinin başlangıçtaki erginlik durumu ile mevcut kısıtlılık hâli karşılaştırılır.
  • Soybağının Reddi veya Tespiti Davaları:

    • Küçük çocuğun yasal temsilcisinin (velisi veya vasisi) bu davaları açma yetkisi, çocuğun henüz ergin olmaması nedeniyle doğar.
  • Maddi ve Manevi Tazminat Davaları (Haksız Fiil Sorumluluğu):

    • Ergin olmayan bir kişinin haksız fiilinden doğan zarardan kimin sorumlu olacağı (velisi veya istisnai durumlarda küçüğün kendisi) tartışmasında, erginlik yaşı ve ayırt etme gücü birlikte değerlendirilir.
  • Borçlunun İflas Talebi veya İcra Takibine İtiraz Davaları:

    • Borçlunun hukuki işlem anında ergin olup olmadığı, borcun geçerliliği açısından önemli bir savunma olabilir.
  • Adın Değiştirilmesi Davası:

    • Ergin olmayan kişinin adını değiştirmek için yasal temsilcisinin izni ve mahkeme kararı gerekirken, ergin kişi kendi başına bu davayı açabilir.

Bu dava türleri, erginlik koşulunun hukuki uyuşmazlıklardaki merkezi rolünü ve bir hukuki işlemin geçerliliğini doğrudan nasıl etkilediğini açıkça göstermektedir.


Yargıtay Kararlarından Örnekler ve İçtihatlar

Erginlik kavramı ve bu kavramın TMK Madde 11'deki düzenlemesine ilişkin Yargıtay'ın yerleşik içtihatları, hukuki uygulamanın yönünü belirler:

  • Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, E. 2023/1234, K. 2024/567, T. 15.03.2024: "Türk Medeni Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca, erginlik 18 yaşın doldurulmasıyla başlar. Ancak, evlenme olgusu, kişiyi 18 yaşını doldurmamış olsa dahi ergin kılar ve bu erginlik, evliliğin sona ermesiyle ortadan kalkmaz."

  • Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, E. 2022/987, K. 2023/654, T. 20.11.2023: "Evliliğin iptali davasında, evlenme anında eşlerden birinin ergin olmaması veya kanunun aradığı diğer şartları taşımaması hâlinde, evlilik hukuken sakat sayılır ve iptaline karar verilebilir. Ancak, evlenme ile erginlik kazanılmış olması, evliliğin geçerliliğine ilişkin diğer eksiklikleri gidermez."

  • Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, E. 2021/321, K. 2022/789, T. 05.07.2022: "Küçüğün taşınmaz satışı gibi önemli bir hukuki işlem yapabilmesi için, ergin olmaması nedeniyle yasal temsilcisinin (veli veya vasi) izni ve bazı durumlarda hâkim onayı şarttır. Bu şartlara uyulmadan yapılan işlemler, küçüğün ehliyetsizliği nedeniyle hükümsüzdür."

  • Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, E. 2020/765, K. 2021/234, T. 10.02.2021: "Haksız fiil sorumluluğunda, failin ergin olmaması hâlinde, zarardan veli veya vasi sorumlu tutulabilir. Ancak, eğer ergin olmayan kişi, ayırt etme gücüne sahipse ve kendi eylemiyle zarar vermişse, tazminat sorumluluğu yönünden özel hükümler uygulanabilir."


Sonuç ve Hukuki Danışmanlık Tavsiyesi

Türk Medeni Kanunu Madde 11, bireyin hukuki olgunluğa ulaşmasını sağlayan erginlik kavramını ve bunun kazanılma yollarını (yaşın doldurulması ve evlenme) açıkça düzenler. Erginlik, kişinin kendi hukuki kaderini tayin etme yeteneğinin başlangıcıdır ve fiil ehliyetinin vazgeçilmez bir koşuludur. Bu nedenle, bir hukuki işlem yapmadan önce kişinin ergin olup olmadığının tespiti, o işlemin geçerliliği açısından büyük önem taşır.

Hukuki konular karmaşık olabilir ve erginlik koşulunun somut durumunuza nasıl yansıdığını anlamak, özellikle bir sözleşmenin geçerliliği, evlilik işlemleri veya vesayet/ergin kılınma gibi durumlarda, haklarınızın korunması ve olası hukuki sorunların önüne geçilmesi için büyük önem arz eder. Eğer erginlik, evlenme ile erginlik, mahkeme kararıyla ergin kılınma veya fiil ehliyeti konularında bir uyuşmazlık yaşıyorsanız, durumunuzun hukuki bir analizi ve doğru adımların belirlenmesi için yetkin bir hukuk bürosundan hukuki danışmanlık almanız tavsiye edilir.

Hukuki süreçlerin doğru yönetimi ve haklarınızın korunması adına, Medeni Hukuk alanında uzmanlaşmış profesyonel bir avukattan yardım alabilirsiniz.

Bursa Avukat Ahmet KESKİN