K E S K İ N H U K U K

Keskin Hukuk Bürosu

Ceza Hukuku

Bilgi Vermeme Suçu (TCK m. 166) | Detaylı İnceleme, Cezaları ve Yargıtay Yaklaşımı

29 July 2025
Av. Ahmet Keskin

TCK 166 Bilgi Vermeme Suçu ve Cezası: Suç Eşyasını Bildirme Yükümlülüğü | Bursa Ceza Avukatı

(Giriş)

Ceza Hukuku, sadece suç işleyenleri değil, aynı zamanda suçun aydınlatılmasına ve suçtan elde edilen malların tekrar hak sahiplerine dönmesine yardımcı olabilecek kişilere de belirli yükümlülükler yükler. Bu yükümlülüklerden biri de, hukuka uygun bir şekilde ele geçirilen bir malın aslında bir suçtan elde edildiğini sonradan öğrenen kişinin durumu yetkili makamlara bildirmesidir. Bu bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi, Türk Ceza Kanunu'nun 166. maddesinde "Bilgi Vermeme" suçu olarak özel bir başlık altında düzenlenmiştir. Bu suç, TCK 165'teki "suç eşyasını bilerek satın alma" suçundan tamamen farklı, pasif nitelikte bir ihmal suçudur.

Bu makalede, TCK 166'da düzenlenen bu özel suçu, onu çok daha ağır bir suç olan TCK 165'ten ayıran temel farkları, suçun oluşması için gereken "sonradan öğrenme" unsurunu, Yargıtay'ın bu konudaki yaklaşımını ve hukuki sonuçlarını detaylıca inceleyeceğiz. Bursa gibi ticari hayatın ve ikinci el eşya piyasasının hareketli olduğu bir şehirde, bir esnafın veya vatandaşın iyi niyetle aldığı bir malın sonradan çalıntı olduğunu öğrenmesi her zaman mümkündür. Osmangazi'deki bir spotçudan Nilüfer'deki bir butik işletmeye, İnegöl'deki bir mobilyacıdan Bursa'nın 17 ilçesindeki herhangi bir vatandaşa kadar herkesin, böyle bir durumda ne yapması gerektiğini bilmesi, hem yasal bir yükümlülüğü yerine getirmek hem de bir suçun sanığı olmaktan kaçınmak için büyük önem taşır.

 

BÖLÜM 1: BİLGİ VERMEME SUÇU NEDİR? (TCK m. 166)

Madde 166- (1) Bir hukuki ilişkiye dayalı olarak elde ettiği eşyanın, esasında suç işlemek suretiyle veya suç işlemek dolayısıyla elde edildiğini öğrenmesine rağmen, suçu takibe yetkili makamlara vakit geçirmeksizin bildirimde bulunmayan kişi, altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

a) Suçun Tanımı ve Amacı

Bu suç, bir kişinin, başlangıçta iyi niyetli ve hukuka uygun bir yolla (satın alma, kiralama, rehin alma vb.) elde ettiği bir eşyanın, aslında bir suçtan (hırsızlık, dolandırıcılık vb.) elde edildiğini sonradan öğrenmesine rağmen, bu durumu polise veya savcılığa bildirmemesiyle oluşur. Bu suçla kanun koyucunun amacı, suçtan elde edilen eşyaların tekrar yasal sisteme dönmesini sağlamak ve asıl suçun faillerinin ortaya çıkarılmasına yardımcı olmaktır.

b) Suçun En Önemli Unsuru: Eşyanın Başlangıçta Hukuka Uygun Elde Edilmesi

Bu suçun oluşabilmesi için, failin eşyayı ele geçirdiği ilk anda iyi niyetli olması ve eşyanın suçtan elde edildiğini bilmemesi gerekir. Fail, eşyayı hukuki bir ilişkiye (alım-satım, kira, hizmet sözleşmesi vb.) dayanarak elde etmiş olmalıdır.

c) Suçun Oluştuğu An: "Öğrenme" ve "Bildirmeme"

Suç, eşyanın elde edildiği anda değil, kişinin o eşyanın suç eşyası olduğunu "öğrendiği" ve bu bilgiyi öğrendikten sonra "vakit geçirmeksizin" yetkili makamlara bildirmediği anda oluşur. Bu, bir ihmali suçtur; yani yapılması gereken bir eylemin (bildirimde bulunma) yapılmamasıyla işlenir.

 

BÖLÜM 2: TCK 165 (SUÇ EŞYASINI SATIN ALMA) İLE TEMEL FARKLARI

Bilgi vermeme suçu, TCK 165'teki suç eşyasını satın alma veya kabul etme suçundan tamamen farklıdır ve cezası çok daha hafiftir.

Kriter

Suç Eşyasını Satın Alma (TCK 165)

Bilgi Vermeme (TCK 166)

Failin
Bilgi Anı

Eşyayı alırken suçtan elde edildiğini bilir.

Eşyayı aldıktan sonra suçtan elde edildiğini öğrenir.

İlk İktisap

Hukuka aykırıdır, baştan itibaren kötü niyetlidir.

Hukuka uygundur, başlangıçta iyi niyetlidir.

Eylem Tipi

Aktif suç (satın alma, kabul etme).

İhmali suç (bildirmeme).

Ceza

Ağır (6 aydan 3 yıla kadar hapis VE adli para cezası).

Çok Hafif (6 aya kadar hapis VEYA adli para cezası).

Uzlaştırma

Uzlaştırma kapsamında değildir.

Uzlaştırma kapsamındadır.

Bu tablo, iyi niyetle hareket eden bir kişi ile en başından kötü niyetli olan bir kişi arasında kanunun yaptığı net ayrımı göstermektedir.

 

BÖLÜM 3: YARGITAY KARARLARI VE UYGULAMADAKİ ÖNEMLİ NOKTALAR

  • "Öğrenme" Anının Tespiti: Suçun ispatındaki en zorlu konu, failin eşyanın suç eşyası olduğunu ne zaman ve nasıl öğrendiğinin tespitidir. Bu durum, mağdurun faille iletişime geçmesi, polisin bir soruşturma kapsamında faile bilgi vermesi, haberlerde veya sosyal medyada çalınan eşyaya ilişkin bir ilan görmesi gibi somut olaylarla ispatlanabilir.
  • "Vakit Geçirmeksizin" Kavramı: Bu ifade, "derhal" veya "anında" anlamına gelmez. Yargıtay, bu süreyi, kişinin durumu değerlendirip en yakın kolluk birimine veya savcılığa gidebileceği "makul bir süre" olarak yorumlamaktadır. Bu süre somut olayın özelliklerine göre değişir.
  • Bildirim Yükümlülüğü: Bildirimin "suçu takibe yetkili makamlara" yani Cumhuriyet Başsavcılığı, polis veya jandarma gibi kurumlara yapılması gerekir.

 

BÖLÜM 4: SORUŞTURMA USULÜ VE İNFAZ HUKUKU

  • Şikâyet ve Uzlaştırma:
    • TCK 166'da düzenlenen bilgi vermeme suçu, bir ihbar yükümlülüğünün ihlali olduğu ve kamu yararını ilgilendirdiği için şikâyete tabi değildir. Savcılık, suçu öğrendiği anda re'sen (kendiliğinden) soruşturma başlatır.
    • Ancak bu suç, cezasının hafifliği nedeniyle uzlaştırma kapsamındadır. Soruşturma aşamasında dosya, tarafların anlaşması için uzlaştırma bürosuna gönderilir.
  • İnfaz Hukuku:
    • Suçun cezası altı aya kadar hapis veya adli para cezası gibi çok hafif bir yaptırımdır.
    • Bu suçtan dolayı bir kişinin fiilen hapis yatması neredeyse imkânsızdır. Uyuşmazlıkların büyük bir kısmı uzlaştırma ile sonuçlanır. Dava açılsa bile, mahkemenin vereceği sonuçlar genellikle Adli Para Cezası veya Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) şeklinde olur.

Sonuç ve Genel Değerlendirme

TCK 166 Bilgi Vermeme suçu, ceza hukukun "dürüst ol ve adalete yardım et" ilkesinin bir yansımasıdır. Kanun, iyi niyetle eline suç eşyası geçen bir vatandaşa, durumu fark ettiğinde doğru olanı yapması için bir sorumluluk yüklemektedir. Bu sorumluluğa uymamak, kişiyi, aslında hiçbir suça karışmamışken, bir ceza davasının sanığı haline getirebilir.

Bursa'da ikinci el bir eşya satın aldıysanız ve daha sonra bu eşyanın çalıntı veya başka bir suçtan elde edilmiş olduğunu öğrenirseniz, yapmanız gereken en doğru ve yasal davranış, durumu "vakit geçirmeksizin" en yakın polis merkezine veya Cumhuriyet Savcılığı'na bildirmektir. Bu bildirimi yapmak, sizi TCK 166'da tanımlanan suçun faili olmaktan kurtaracağı gibi, asıl suçun aydınlatılmasına ve malın gerçek sahibine iade edilmesine de yardımcı olacaktır. Bu gibi durumlarda tereddüt yaşamanız halinde, bir avukata danışarak yasal yükümlülükleriniz hakkında bilgi almanız en doğru yaklaşım olacaktır.